17 Mayıs 2013 Cuma

Urla DevLet HasTanesi Yolu Tasviri


İzmir Otobandan Urla çıkışına girersin.İskele yönünü takip edersin. Önce iki tarafı ağaçlarla çevrili yoldan geçersin. Arabanın içinde bir kararır, bir açılır ağaç gölgelerinden yüzün... İçini ısıtan yemyeşil bahçeleri geçersin sağlı sollu. Sanki ilk defa görüyorsundur böyle yeşili...
Sonra sola bir giriş verir yol. İsmi karamsardır, tabelada hastane yazar. O yola girince değişiverir ruhun...
Daracık bir yol... Denizi ikiye bölen...
Sağ tarafı düz, dümdüz, çarşaf gibi bir deniz. Üzerinde martıların sürekli uçtuğu... Özgürce gezindiği...
Sol tarafı dalgaların birbiriyle çarpıştığı bir deniz... Sanki denizin içinde savaş var, dalgalar nereye vuracağını şaşıracak kadar kuvvetli...
Ortasında da o yol... Hayatı anlatır insana, hissettirir yaşadığını.
Hayatın iniş çıkışlarını anlatan dalgalar yolun bir yanında. Huzurun, sakinliğin, dinginliğin yolun diğer yanında. Bir tarafı bağırır, kavga eder, isyan eder hayata.
Diğer tarafı kendi öz dinginliğini fısıldar...
Hangi yöne bakacağını şaşırtır. Her bir yönde başka anıların canlanıverir. Belki de hiç tatmadığın hislerini bir anda yüzüne çarpar o yol. 'Hayat Güzel' dedirtir. Siyah... Beyaz... Dedirtir. İyi... Kötü... dedirtir. Tüm zıtlıkları içinde bulundurur. Hayat gibi.......
Bir ara durdurtur seni. Kendini, hayatını izlemeni, düşünmeni sağlar. Zaman durur o an.......
                                  ..................................................................
Hemen o yolun sonunda da kayalıklar vardır. Üstlerine yosun yapışmıştır tıpkı kurtulamadığın acıların gibi. Kayalıklara vuran dalga sesleri ruhundan içeri gireverir sanki. Bir müzik başlar içinde. Mırıldanırsın hayretle.... bir bakarsın acıların dans etmeye başlamış o küçük hayallerinin içinde...
Ve anlarsın... Hayatını akışına bırakman gerektiğini............................
Bırakman gerek- ti- ği- ni....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder